Zam eleştirisi
İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, partisinin grup toplantısında konuştu. Akşener, yeni yılın daha ilk saatlerine, rekor seviyede zamlarla girdiklerini belirterek, “Doğalgaza, konutta yüzde 25, sanayide yüzde 50 zam geldi. Benzine, 68 kuruş zam yapıldı. Sadece Aralık ayında, LPG fiyatları, yüzde 80 arttı. Elektriğe, yüzde 52 ila yüzde 130 oranında zam geldi. Köprü geçişlerinde, çift yönlü tarifeye geçildi. Sayın Erdoğan; biz, üzerimize düşeni yaptık. Bu kürsüden seni defalarca uyardık. Yanında, iş bilen 3-5 kişi vardı; onların da görevine son verdin. Ekonominin ‘E’sinden anlamayan insanları, göreve getirdin. ‘Damat kadar başınıza taş düşsün’ derken; damadının manevi halefi, Nureddin Nebati gibi bir liyakat abidesini, ekonominin üstüne meteor gibi düşürdün. Sana kaç kere söyledim. ‘Önce ekonomiye olan güveni tesis edeceksin, bunun başka yolu yok’ dedim. Peki sen ne yaptın? Aynı hataları inatla tekrarladın. Ekonomiye güven aşılayacağına, herkesi dehşete düşüren adımlar attın” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin çözülemeyecek sorunu olmadığını söyleyen Akşener, “Vizyonumuzla, projelerimizle, liyakatli kadrolarımızla, adil ve merhametli yönetim anlayışımızla, milletimize olan sevdamızla, biz varız. Biz buradayız, biz hazırız. Ve emin olun; biz çözeriz! Herkes şundan emin olsun ki; o gün geldiğinde, tek bir insanımız bile kaybetmeyecek. Bu iktidar gidince, her bir vatandaşımız daha çok kazanacak. Memlekette bolluk, bereket ve huzur olacak. Hiç merak etmeyin; biz geleceğiz ve Türkiye İYİ olacak” şeklinde konuştu.
“Taşeron ve sözleşmeli hizmete son vereceğiz”
Sağlık çalışanların sorunlarına değinen Akşener, “Hak ettiğiniz maaşı almanız için, bu konunun takipçisi olacağız. Ama hiç merak etmeyin; Onlar yapmazsa, İYİ Parti iktidarında; hak ettiğiniz koşullara kavuşmanızı, biz sağlayacağız. Adaletsiz ‘döner sermaye’ sistemi yerine, emekliliğe yansıyan, adil maaşlar almanızı sağlayacağız. Ayrıca taşeron ve sözleşmeli hizmete de son vereceğiz. İYİ Parti iktidarında; hastalar müşteri, sağlık çalışanlarımız da, köle olmayacak. Sağlık hizmetlerinde uygulanmaya devam eden, farklı istihdam modellerini kaldırıp, sağlık çalışanlarımızı, güvenceli ve kadrolu olacak şekilde, tek çatı altında toplayacağız. Geçtiğimiz yıl, Türkiye’yi terk edip, geleceğini, başka ülkelerde arayan doktorlarımızın sayısı, Türk Tabipler Birliği rakamlarına göre, bin 361. Sağlık Bakanlığı gerçek rakamları gizlese de, biz aslında bu sayının çok daha yüksek olduğunu biliyoruz. Ama sırf bu sayı bile, Çapa, Cerrahpaşa, Hacettepe gibi, 3 önemli tıp fakültemizin, bir yılda yetiştirdiği doktor sayısından fazla. Durumun vahametine bakar mısınız? Göç eden doktor sayımız, 10 yıl öncesine göre, tam 25 kat artmış. Halen yurt dışına göç edip, mesleğini oralarda icra etmek için, sınavlara hazırlanan doktorlarımızın sayısının ise, 10 bine yaklaştığı tahmin ediliyor. İçlerinde profesörler de var, yeni mezun genç hekimler de var. En çok tercih ettikleri iki ülke ise, Almanya ve İngiltere” diye konuştu.
‘İyileştirilmiş Eğitim Sistemi’ni anlattı
Akşener, İyileştirilmiş Eğitim Sistemi hakkında bilgi vererek, “İyileştirilmiş Eğitim Sistemi’nde ele aldığımız birinci başlık; Eğitimde Fırsat Eşitsizliği. Bugün; Bingöllü Murat ile Ankaralı Zeynep, Ordulu Atakan ile İstanbullu Tuğçe, Cumhuriyetimizin sunduğu imkânlardan, eşit şekilde faydalanamıyor. İyi ve dengeli beslenemeyen, ailesinin sosyoekonomik durumu ve eğitim seviyesi yeterli olmayan çocuklarımız; fırsat eşitsizliğiyle, daha ilköğretimdeyken tanışıyor. Bunun en acı örneklerini, pandemi döneminde yaşadık. Biz, İYİ Parti iktidarında; 21’inci yüzyılın gereksinimlerine ve zamanın ruhuna uygun olarak; bugün sadece bazı çocukların sahip olduğu fırsatlara, tüm çocuklarımızın sahip olduğu, adil bir Türkiye’yi inşa edeceğiz. Bugün maalesef, 1 milyon 248 bin öğrencimiz, taşımalı eğitim sisteminde. Bu çocuklarımızın, bu sistemle, sağlıklı ve kaliteli bir eğitim imkânına kavuşması, maalesef mümkün değil. Bu yüzden biz, İYİ Parti olarak; tarımsal kalkınmada atacağımız iddialı adımlar ile, öncelikle, kırsal bölgelerimizi yeniden cazip hâle getireceğiz. Sonrasında ise, köy okullarını yeniden açarak, taşımalı eğitime, süratle son vereceğiz” dedi.
Akşener ikinci başlığın ‘eğitimde kalite’ olduğunu söyleyerek, “İYİ Parti olarak; öğrenme yoksulluğunun önüne geçmek için, eğitimin kaliteli ve sürdürülebilir olması için; ‘ezber temelli eğitimden, beceri temelli eğitime; sınav odaklı eğitimden, süreç odaklı eğitime’ geçeceğiz. Öğrencilerimizin, erken çocukluk eğitiminden başlamak üzere, temel eğitimin tüm kademelerinde; ilgi, yetenek ve becerilerini ortaya çıkartacak, ‘Dijital Dosyalarla Öğrenci İzleme Yöntemi’ni’, süreç değerlendirmeye uygun olarak uygulayacağız. Böylelikle ülkemizin yetenek yönetimini de, değerlendirilmiş olacağız. Temel eğitim boyunca izlenen öğrenciler için, okullarda, ‘Yöneltme ve Yönlendirme Kurulları’ oluşturacağız. Bu kurullarda, sınıf öğretmenleri, branş öğretmenleri ve rehber öğretmenler bulunacak. Öğrencilerimizin, merkezi olarak yapılacak olan, ‘Başarı Ölçme Sınavları’ndan aldıkları puanlar, karne notları ve nitel değerlendirme sonuçları, Yöneltme ve Yönlendirme Kurullarında değerlendirilecek. Böylelikle, Türkiye’yi sınav ülkesi olmaktan çıkartacak, okullarımızı daha değerli hâle getireceğiz. Öğrencilerimize, ilgi, yetenek ve becerilerine göre, sürece dayalı yönlendirme yapacağız. Aynı doğrultuda; ortaöğretim de süreç odaklı olarak yapılacak, öğrencilerimizin akademik başarıları, performansları ve alanlarına göre, her yıl, merkezi olarak yapılacak olan, ‘Başarı Ölçme Sınavları’nın’ ortalamaları ile, ‘Ortaöğretim Bireysel Başarı Puanları’, birlikte hesaplanacak. 12 yıllık zorunlu eğitim sistemimizde, tüm okullar tekli eğitime geçecek. Ayrıca temel eğitim; 5 yıl süreli ilkokul, ve 3 yıl süreli ortaokul eğitiminden oluşacak. Ortaöğretimde ise; liseler 4 yıl, mesleki ve teknik eğitim ortaöğretim kurumları da, alanlarına göre, 3 veya 4 yıl olacak” şeklinde konuştu.
Akşener şunları kaydetti:
“Teknoloji Liseleri’ni hayata geçireceğiz. Böylece; ülkemiz için, stratejik öneme sahip teknoloji dikeylerindeki, eğitim programları ile, yükseköğretim için, önemli bir alt yapı oluşturarak, üstün nitelikli, tasarımcı ve mühendislerimizi yetiştireceğiz. Ayrıca; İş arayan değil, iş kuran ve istihdam edilen mezunlar için; Mesleki ve teknik eğitimi, öğrencilerimizin ilgi, istek ve becerilerine göre, sektörün ihtiyaçlarını da dikkate alarak, yeniden yapılandıracağız. ‘Üretim içinde eğitim, eğitim içinde üretim’ anlayışıyla, mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarında, döner sermaye işletmelerinin, geliştirilmesini sağlayacağız. Döner sermayelerin, üretim kapasitelerini arttırıp, kurumlar vergisini, yüzde 1’e düşüreceğiz. Günümüzde, temel eğitim ve orta öğretim kurumlarında, her 600 öğrencimize, bir rehberlik öğretmeni düşüyor. Biz bu sayıyı; en az 200 öğrencimize, bir rehberlik öğretmeni ve psikolojik danışman olacak şekilde güncelleyeceğiz.”
GENEL
3 gün önceGENEL
3 gün önceUNCATEGORİZED
27 Aralık 2024GÜNDEM
27 Aralık 2024GÜNDEM
27 Aralık 2024GENEL
27 Aralık 2024