Emtia piyasasında nisanda dalga boyu yükseldi

Emtia piyasasında nisan ayında oynaklığın arttığı ve fiyatlardaki dalga boyunun yükseldiği görülürken, ürün bazlı ayrışmaların artması dikkati çekti.

-AA-

Emtia piyasasında geçen ay sert dalgalı bir seyir görüldü.

Rusya-Ukrayna savaşında yeniden şiddetlenen çatışmalar ve Çin'de yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına yönelik devam eden endişeler oynaklığa neden olurken, ABD Merkez Bankası'ndan (Fed) gelen açıklamalar yönlendirici etkiye sahip oldu.

Geçen ay ABD'de yüzde 8,5 ile 1981'den bu yana en güçlü yıllık yükselişini kaydeden Tüketici Fiyat Endeksi'nin (TÜFE) Fed'i daha da "şahinleştirebileceği" endişesi ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in "Ukrayna tarafının Rusya ile İstanbul'da yaptığı müzakereler sonucunda varılan anlaşmaları reddettiğini" söylemesi emtia piyasalarındaki oynaklığı artırdı.

Jeopolitik riskler emtia fiyatlarını yukarı yönlü etkilerken dünyanın önde gelen merkez bankalarının para politikalarına ilişkin açıklamaları fiyatları baskıladı.

Fed Başkanı Jerome Powell, Fed'in mayıs ayı toplantısında 50 baz puanlık faiz artışının "masada" olduğunu söylemişti.

St. Louis Fed Başkanı James Bullard da Fed'in daha sert adımlar atması gerektiğini vurgulayarak, 75 baz puanlık faiz artışının daha önce yapıldığını ve bunun dünyanın sonu olmadığını dile getirmişti.

Analistler, tahvil piyasalarında Fed'in mayısta 50 baz puan faiz artışına gitmesinin kesin olarak fiyatlandığını kaydederek, bundan sonraki veri ve yönlendirmelerde haziran ve temmuz ayına ilişkin ipuçlarının aranmaya başlanacağını bildirdi.

Değerli metallerde genel olarak sert düşüşler görüldü

Geçen ay değerli metallerde genel olarak sert düşüşler görüldü. Altın yüzde 2,1, gümüş yüzde 8,1, platin yüzde 4,8 değer kaybederken, paladyum yüzde 2,7 değer kazandı.

Altın, Fed'e ilişkin agresif sıkılaşma beklentileri ile düşüşe devam etti. Analistler, jeopolitik risk kaynaklı arz endişelerinden dolayı paladyumda yükselişlerin görüldüğünü belirtti.

Tezgah üstü piyasada bakır yüzde 5,3, kurşun yüzde 5,7, alüminyum yüzde 12,5 nikel yüzde 1,3 değer kaybederken, çinko yüzde 0,5 arttı.

Dolar endeksindeki yükseliş, Çin'in talebinin azalması ve stoklardaki artış metallerde de düşüş tetikledi.

Küresel çapta alüminyum üretiminin artması da alüminyumun değer kaybetmesine neden oldu.

Çinko ise Çin'de üretimin düşmesi ve Avrupa'da rekor düzeyde seyreden yüksek enerji fiyatları nedeniyle arz endişelerinin baş göstermesi sonucu yukarı yönlü bir seyir izledi.

Enerji emtialarında ise sert yükselişler görüldü. Geçen ay Brent petrol yüzde 1,1 arttı.

Geçen ay 8,065 dolarla yaklaşık 13 yılın zirvesini gören New York Ticaret Borsasında işlem gören doğalgaz ise nisan ayını yüzde 36,6 kazançla tamamladı.

Rus enerji şirketi Gazprom'un rubleyle ödeme sistemine uymadıkları için Bulgaristan ve Polonya'ya doğal gaz sevkiyatını durdurduğuna ilişkin haber akışıyla petrol ve doğal gaz fiyatlarının yükselmesine yol açan önemli faktörler arasında yer aldı.

Petrol fiyatlarındaki yükselişte, küresel petrol piyasalarında artan arz endişeleri, Almanya'nın Rus petrolüne ambargo uygulayabileceğine ilişkin haber akışı etkili oldu.

ABD'de doğal gaz depolamalarının beklenenden az olması ve üretimdeki düşüş fiyatlarda sert yükselişi beraberinde getirdi. ABD'nin sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatındaki artış ve üretimdeki düşüş de doğalgaz fiyatlarını yukarı yönlü etkiledi.

Tarım emtialarında sert hareketler görüldü

Tarım emtialarında geçen ay sert hareketler görülürken, oynak bir seyir hakim oldu.

Nisan ayında 8,2450 dolarla Ağustos 2012’den bu yana en yüksek seviyeyi gören mısır yüzde 8,6 artışla, 1,5110 dolarla Mayıs 2011'den bu yana en yüksek seviyeyi gören pamuk da yüzde 8,1 değer kazancıyla tamamladı.

Geçen ay buğday yüzde 4,9, soya fasülyesi yüzde 4,1 yükseldi.

ABD'de pamuk ihracatının artmasıyla talebin artacağına yönelik öngörülerle pamuk fiyatları yükselişe geçti. Ukrayna'da ekim ve hasadın olumsuz etkilenmesi ile tedarikin durma noktasına gelmesi ve ABD'de yaşanan soğuk hava dalgasının ekim sürecini yavaşlatacağı endişeleri de mısır fiyatlarını yukarı yönlü etkiledi.

Ukrayna-Rusya savaşının getirdiği belirsizlikle artan arz endişeleri buğday fiyatlarında da yükselişe neden oldu.

Geçen ay kahve yüzde 1,9, şeker yüzde 1,8, kakao yüzde 3 değer kaybetti. Analistler, kahve üreticilerinin 2022'nin zor bir yıl olacağını öngördüğünü belirterek, talebe yönelik endişelerle kahvede düşüşler gözlemlendiğini aktardı.

Merkez bankalarının para politikalarına ilişkin şahin söylemleri şeker fiyatlarını olumsuz etkiledi. Arz- talep dengesizlikleri de kakao fiyatlarının düşmesine neden oldu.